Örümceğin Kaderi

Kasım 30, 2018



   Merhaba arkadaşlar. Mitolojik hikayeler, çocukluğumdan bu yana hep benim ilgimi çekmiştir. Bugün dedim ki, neden bizim blogda da bu hikayeleri ara ara anlatmayalım ki? Sürekli dertlerden kederlerden bahsetmeyeceğimizi söylüyoruz zaten. Hem bir değişiklik yapmış oluruz, hem de bazen ilginç hikayeler anlatırsak, bundan belki keyif alırsınız diye düşündüm. 

  Mitolojiler, insanların dünyayı anlama ve anlamlandırma çabalarından doğan hikayelerdir aslında. Bilim ve teknolojinin günümüzdeki kadar ileride olmadığı çağlarda insanlar kendilerini korkutan, şaşırtan ya da heyecanlandıran olaylara bir açıklama getirmeye çalışmıştır. Örneğin gök gürültüsü Zeus'un öfkesini ifade ederken, denizlerde çıkan fırtınalar Poseidon'un denizcilere olan kızgınlığına bağlanır, böylelikle insanlar bir şeylerin nedenini veya oluşumunu açıklamaya çalışırlardı. 

  İşte bugün sizlere bu tür hikayelerden biri olan Arakne'nin hikayesini anlatmak istiyorum. Efendim zamanın birinde Atina'da güzeller güzeli, on parmağında on marifet olan bir kız yaşarmış. İsmi Arakne imiş. Arakne'nin en önemli meziyeti de dantel, örgü gergef gibi konulardaki başarısıymış. Herkes onun ördüğü dantelleri, yaptığı işlemeleri ve örgüleri hayranlıkla izlermiş. Hatta bu izleyenler arasında Zeus'un kızları olarak kabul edilen Nympha perileri bile varmış.




  Bir gün Nympha perileri Arakne'ye, yaptığı el sanatının mükemmel olduğunu söyleyip, bu sanatı Tanrıça Athena'dan mı öğrendiğini sorarlar. Bu arada Athena, Yunan mitolojisinde zeka ve barışın olduğu kadar, sanatın ve ilhamın Tanrıçası olarak bilinir. Hal böyle olunca kadınlar sanat öğrenmek için Athena'dan yardım alır, onun sayesinde sanatlarını geliştirdiğini söylermiş... Athena'yı merak edenler için aşağıdaki görseli paylaşıyorum. Athena mitolojide, aşağıdaki görseldekine benzer biçimde betimleniyor. 




  Yalnız Arakne, becerikli olduğu kadar biraz da kibirli bir kız olsa gerek ki, Nympha perilerinin bu sorusuna karşılık "Ne münasebet canım! Athena da kimmiş? Gelsin ben ona ders vereyim!" tarzında haddini aşan bir cevap vermiş. Ve tabii dedikodular çabuk yayılır. Bu sözlerin Athena'nın kulağına gitmesi de çok uzun sürmemiş elbette.

   Athena bu kızın boyundan büyük sözlerini duyunca ona çok kızmış. Hemen yaşlı bir kadın kılığına girmiş ve Arakne'yi ziyaret etmiş. Bakmış ki ondan bahsedenler, aslında hiçbir şeyi abartmıyor. Bu kız gerçekten de çok güzel danteller örüyor, işlemeler yapıyor. Öyle ki, yaptığı işlemeleri tek tek inceleyen Athena, bunlarda hiçbir kusur bulamamış. Ve Arakne'nin haddini nasıl aştığını bir kez de kulaklarıyla duymak isteyerek, ona aynı soruyu yani, sanatını Athena'dan öğrenip öğrenmediğini sormuş. Arakne bu kez haddini çok daha fazla aşarak " Athena'dan ders almak şöyle dursun, ben onunla bu konuda yarışmaya bile girer de, onu yenerim!" deyince Athena bu saygısızlığa daha fazla dayananamamış. Ve hemen yaşlı kadın halinden kendi görünümüne dönmüş. Arakne'ye "tamam kabul öyleyse, hemen yarışmaya başlayalım" demiş. 

  Efendim yeri gelmişken söyleyeyim, Athena mitolojide son derece hırslı bir karakter olarak anılıyor. Ve iş böyle inada binince hırsı daha da yükselmiş tabii. İkisi de kıyasıya yarışmaya, yapabilecekleri en güzel gergef işlemelerini yapmaya başlamışlar. Bu hikayenin bazı anlatımlarında yarışmanın yedi yıl sürdüğü belirtilir.  Bu zaman zarfında ikisi de sanatlarının en mükemmel halini göstermeye çalışır. 

  Yarışma bittiğinde ikisi de işlemelerini yan yana getirir. Athena Arakne'nin kusursuzluğunu bir kez daha görünce, hırsından deliye döner ve onun işlemesini fırlatıp atar. Ve der ki, "Evet bugün bu yarışmada ortaya çok başarılı bir iş çıkarmış olabilirsin. Ama gururuna, kibrine yenik düştüğün, öyle ki kibrin yüzünden bir Tanrıçayla bile boy ölçüşmeye çalıştığın, cezasız kalmayacak. Şimdi seni öyle bir hale dönüştüreceğim ki, bundan böyle bu işlemelerini insanların olmadığı karanlık, pis, kuytu köşelerde yapacaksın. Ve bundan sonra hiç kimse, senin işlemelerini görmek istemeyecek! Olur da görecek olurlarsa, o işlemeleri tıpkı bugün benim yaptığım gibi söküp, fırlatıp atacaklar!" 

  İşte o anda Athena, Arakne'yi bir örümceğe dönüştürür ve sonsuza kadar süren bir lanet başlar! Hani evde temizlik yaparken bazen "Amaann buralarda örümcek ağları var" deyip de süpürüp atıyoruz ya o ağları, mitolojiye göre o söküp attığımız örümcek ağları Arakne'nin dantelleri, işlemeleriymiş aslında. 😉 Bu hikaye de kimi yerlerde "Örgü Hikayesi" olarak adlandırılıyor. 

  Sevgili dostlar, bugün sizlerle Arakne'nin hikayesini paylaştım. Eğer bu hikayelerin devamının gelmesini isterseniz, yorumlarda mutlaka belirtin. Bunları keyifle okuduğunuzu bilirsem, mutlaka ara ara bu paylaşımları da yapmaya çalışırım. Şimdilik hoşçakalın ve bizi takip etmeyi unutmayın. 

 Dertli dostum’u şu hesaplardan takip edebilirsiniz: Facebook - Twitter - Google+Instagram

Benzer İçerikler

20 yorum

  1. Mitolojiyi ben be cok severim. Bu da en sevdiklerimden biridir 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de çocukluğumdan beri çok severim mitoloji okumayı. Teşekkürler beğenmenize sevindim.

      Sil
  2. Ya çok ilginç bi hikaye etkilendim doğrusu "Arakne" çok sevdim bu postu mitolojiyi çok severim zevkle okuycam eminim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlyada ve Odyssesia destanları okumanı tavsiye ederim arkadaşım. Çok eğlencelidir.

      Sil
  3. Mitolojiyle pek aram yoktur ama bu hikayeyi ilgiyle okudum. Tebrikler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim İbrahim Bey. Beğenmenize çok sevindim. :)

      Sil
  4. Dünya'da Athena gibi insanlar fazlası ile var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kesinlikle, hırslı, kıskanç, gücünü başkalarını ezmek için kullanan insanlar çok maalesef. Zaten bu hikayeler de insanların algısından ibaret. Demek yüzyıllardır dünya hiç değişmemiş aslında... :)

      Sil
  5. Ben sevmiyorum böyle yazıları dostum ya .:/ Mısır piramitleri falan aşırı ilgimi çeker ama gerçek olaylar olacak yada yılan belgeselleri gibi gibi.şeyleri izlerim okurum..Yoksa bunlar bana ninni gibi geliyiiii...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ninni gibi zaten masalların daha uç noktadaki daha abartılı olağanüstü olayları içeren halleri diyebiliriz bu hikayelere :)

      Sil
  6. Merhabalar , Arakne ‘nin hikayesini çok sevdim . Benim en sevdiğim mitolojik Tanrı Poseidon denizler tanrısıdır . Neden bilmiyorum galiba denizi çok sevdiğim için olabilir :)) Yeni yazılarınızı zevkle okuyacağım ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Poseidon güçlü bir mitolojik karakterdir. Ben de severim kendilerini. Teşekkür ederim beğenmenize çok sevindim. :)

      Sil
  7. Beğenerek okudum. Siz devamını getirin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmenize çok sevindim. Zaman zaman bu konulara da değineceğim kesinlikle. Teşekkürler. :)

      Sil
  8. İlk defa duyuyorum bu hikayeyi �� ama çok güzel bir hikayeymis
    Her örümcek ağı gördüğümde Arakne yi hatırlayacağım kesin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben çok eskiden beri bilirim bu hikayeyi arkadaşım. Ben de çok etkilenmiştim ve örümcek ağlarını temizlerken hep hatırlarım :) Mitoloji güzeldir. Bir ara da Medusa'nın hikayesini anlatırım :)

      Sil
  9. Çok sevdim bu paylaşımınızı. Mitoloji uygarlık tarihinin aynası. Görüyoruz ki, kendimizi çok gelişmiş çok evrilmiş sansak da, insana özgü duygular, kibir, ego sorunları, rekabet gibi konularda hiç değişmemişiz. Bu öyküde ben Arakne'yi destekliyorum açıkcası:) Boynuzun kulağı geçmesini hazmedemeyen Athena sanki. :) İnsan biraz olgun davranır koskoca Tanrıçasın sen; hiç yakışmış mı gencecik kızla uğraşmaya:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet mitoloji insanın algılarını yansıtıyor. Ve görüyoruz ki o zamandan bu zamana kadar insanın kibiri, kendini büyük görmesi, zayıfı, güçsüzü ezmesi hiç değişmemiş. Teşekkür ederim yorumunuz için.. :)

      Sil
  10. mit çok seferiim. araknofobia ordan geliyo demekkisii :) hımm dafneyi de annatsan yaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet aynen oradan geliyor. Daphne'yi anlatırım iyi hatırlattın. Bundan sonraki mitoloji konum o olsun. Bu ara dertlere daldık yine soruları cevaplayalım. İlk boşlukta kısmetse :)

      Sil

Popüler Yazılar

Bizi Facebook'ta Takip Edin

Subscribe