"Merhaba dert anası. ben uzun bir zamandır sağlığıma kafayı çok taktım ve sürekli sağlığım için endişe ediyorum galiba hastalık hastasıyım ben olay şöyle başladı önce bir arkadaşım ama en yakın arkadaşım ciddi bir hastalık geçirdi ve ameliyat falan oldu onun ameliyatı yaşadıkları beni çok etkiledi şimdi iyi şükür ama onun yaşadıkları ameliyat süreci falan ben hep yanında olduğum için olumsuz etkilendim bunlardan. Ve arkadaşımın hastalığını detaylıca anlatmak istemem uzatmayayım fazla ama onun bu ciddi hastalığının temelinde ihmal vardı yıllarca dikkat etmedi kendine ve belirtileri önemsemedi sonra ameliyatlık olana kadar ilerlemiş durumu. benim basit bir iki rahatsızlığım var benim kolesterol yüksekliği ve kansızlık falan gibi bunları kafaya çok taktım ve doktor doktor geziyorum bi doktor bir şeyin yok dedimi ona inanmayıp başka doktorlara gidiyorum elimde tahlil kağıtlarıyla. sürekli kendimi dinliyorum acaba hastamıyım ben diye en basit bi başım ağrısa en kötüsünü düşünüyorum anneannem beyin anevrizmasından ölmüştü bendede çıkarmı acaba diye. Ve özellikle geceleri sırtımda bacaklarımda korkunç sancılar oluyor bunun için defalarca doktora gittim hiçbir şeyimin olmadığı söylendi. Ama gerçekten ağrıyor nedne yalan söyleyeyim ki ben dimi. nolur dalga geçmesin kimse benimle dışardan komik göründüğünü biliyorum çok abartmaya başladım farkındayım acaba psikiyatriye falan gitsem faydası olurmu geçen gün kızım dedi anne gidelim psikiyatriye bi ilaç falan yazsınlar sana diye banada önerilerde bulunurmusun nasıl yenmeliyim bu berbat durumu."
Merhaba sevgili dertli dostum. Elbette her şeyin başı sağlık. Ve sağlık hakkında biraz kafa yormak şart. Fakat seninki biraz abartılı bir durum olmaya başlamış. Ve işin en önemli kısmı sen de bunun farkındasın. Böyle konularda yaşanan farkındalık, durumu daha kolay atlatmaya yardımcı olur. Madem dışarıdan abartılı göründüğünü fark etmeye başladın, gel beraber bu durumu nasıl aşabileceğine bir bakalım. Anlattıklarını baştan inceleyerek, dert anası olarak sana neler söyleyebiliriz bu durum hakkında, bir gözden geçirelim durumu.
Bu yaşadıklarının temelinde, en yakın arkadaşının yaşadığı ciddi hastalık durumu var. Bunu sen de biliyorsun zaten. Ama senin de söylediğin gibi arkadaşın durumu atlatmayı başarmış. Ve şu anda sağlıklı. Bu hastalığın nedeninin ihmal olması da seni daha çok tedirgin ediyor anlaşılan.
Elbette her insanın yılda bir kez rutin doktor kontrollerine gitmesi gerek. Bu kontrollerde belli tahliller yapılır. Çıkan değerlere göre eğer bir bozukluk varsa buna müdahale edilir. Sen de bu konuda zaten üzerine düşeni yapıyorsun anladığım kadarıyla. Ancak doktorun söylediklerine inanmayıp, doktor doktor gezmen sorunun başlama noktası oluyor. Bu konuda sana şunu söyleyeyim ki, hiçbir doktor bir problemi gizlemeye çalışmaz. Varsa bir sorun, bunu açıkça söyler. Dolayısıyla sende ciddi bir sorun olsa, gittiğin doktor sana bunu mutlaka söyleyecekti. Haydi biri durumunu hafife aldı diyelim, hepsi de aynı şeyi yapacak değil ya! Dolayısıyla bu konuda bence gönlünü ferah tutmalısın dostum.
Sevgili dertli dostum, bu anlattıkların aslında obsesif kompülsif bozukluğun bir türü olarak kabul ediliyor. Obsesyon yani takıntı hali birçok şeye bağlı olarak ortaya çıkar. Bazı insanlarda bu, sağlığa takıntı olarak ortaya çıkıyor. Eğer bu durum seni çok rahatsız etmeye başladı ise, bir terapiste gidip onunla görüşebilirsin. Sana bu konuda bir arkadaşımın bizzat yaşadığı bir şeyi anlatmak istiyorum
Arkadaşım da senin gibi hastalık konusuna fazlaca takıntılıydı. Sürekli bazı şikayetlerinin olduğunu söyler, hatta bu şikayetler onu geceleri uykularından uyandıracak kadar rahatsız ederdi. Tüm kazancını hastanelerde harcar, doktorlar ona bir şeyinin olmadığını söylediğinde inanmaz, İstanbul'un tüm hastanelerini gezerdi.
Bir gün bu işin böyle olmayacağını o da anladı. Ve bir terapiye gitmeye karar verdi. Terapist onu dinledi. O, gerçekten fiziksel ağrı ve sancılarının olduğunu doktorların onu anlamadığını söyledi. Terapist ise, ona bu tür obsesyonların insanın kendisini gerçekten hasta hissetmesine neden olduğunu söyledi. Yani çektiği ağrılar gerçekti. Abartılı davranmıyordu, yalan söylemiyordu elbette. Ama kaynağı fiziksel bir neden değildi. Yaşadığı psikolojik baskı yüzünden ağrı, sızı hissediyordu.
Terapist arkadaşıma kendisini sakinleştirecek hafif ilaçlar verdi. Bu ilaçlar onun geceleri rahat uyumasını sağladı. Ve psikolojik kaynaklı ağrılar çekmesini engelledi. Ve bir süre sonra da bu durumu atlatmayı başardı. Artık o ilaçları kullanmıyor. Ve hasta olduğunu zannederek doktor doktor dolaşmıyor. Ara ara yine "Acaba hasta mıyım" sorusunu kendisine soracak olsa, yine terapistine giderek sıkıntılarını anlatıyor. Ve tabii yılda bir kez rutin sağlık kontrollerini aksatmıyor.
Bu anlattıklarından yola çıkarak, seni dert anası olarak bir uzmana yönlendirmek isterim. Çünkü uzmanlar bu işi gerçekten iyi biliyorlar. Seni bizlerden çok daha doğru yönlendirebilirler.
Buna ek olarak sana tavsiyem kendini bir şeylerle meşgul tutmaya çalışmandır. Bir hobi edinebilirsin mesela. Bir hobi kursuna gidebilirsin. Akşamları aklını meşgul tutmak için sevdiğin filmleri, dizileri izleyebilirsin.
Sevgili dertli dostum, unutma ki ne kadar boş kalırsan, kendini o kadar fazla dinlersin. Ve bu durumda kendini kötü hissetmen olası bir ihtimal. Benim sana olan tavsiyelerim şimdilik bu kadar. Gelişmelerden bizi haberdar etmeyi unutma. Okuyucularımız da yorumlardan sana kendi tavsiyelerini sunabilirler. Şimdiden geçmiş olsun diyelim....
Dertli dostum’u şu hesaplardan takip edebilirsiniz: Facebook - Twitter - Instagram