Merhaba sevgili dertli dostum. Aslında uzun zamandır blogda aktif olarak paylaşım yapmıyorum. Ama bu sorun karşısında kayıtsız kalamadım ve belki sana yardımcı olabileceğimi düşündüğüm için şimdi sorunu cevaplamaya çalışacağım.
Bahsettiğin sorun hakkında daha önce Maladaptive Daydreaming başlıklı dert sorusunun yanıtında detaylı bilgi vermiştim. İfadenden anlaşıldığı üzere bu yazıyı okumuşsun.Bu konuda yazılan daha farklı kaynaklara da ulaşarak detaylı bilgi alabilirsin. Alacağın bilgiler yoluna ışık tutacak ve korkularından arınmanı sağlayacaktır.
Bu konuda öncelikle sana tavsiyem eğer durumun çok abartılı boyutlara ulaştığını düşünüyor isen, bir uzmanla konuşmaktan çekinmemendir. Bir psikolojik danışmanlık hizmetine başvurarak yardım alabilirsin. Çünkü konu hakkındaki en doğru bilgileri ancak sana bir uzman sunacaktır.
Mesajının sonunda konunun şizofreni boyutuna ulaşıp ulaşmadığı hakkındaki korkularını dile getirmişsin. Tabii konunun uzmanı ben değilim ama şizofreninin gerçeklik algısını yitirmek olduğu herkesçe bilinir. Oysa sen hayallerinin farkındasın. Bunların sadece bir hayal olduğunun bilincindesin. Hatta mesajında gerçeklik algını kaybetme korkunu dile getirmişsin. Bu durum, hayal ve gerçeğin ayrımının idrakinde olduğunu gösteriyor. Şizofreni hastaları bu ayrımın farkında olmazlar maalesef...
Mesajında dikkatimi çeken başka bir detay, korkularının çok ağır bastığı hissi oldu. Öncelikle bu seni baskılayan, kötü hissetmene neden olan bu korku hissini içinden atmaya çalış. Şöyle derin bir nefes al ve kendine her şeyin yolunda olduğunu söyle. Göreceksin, bunu yaptıkça zihninden kötü duygu ve düşünceler yok olacak ve gerçekten kendini daha iyi hissetmeye başlayacaksın. Yani kendine sende olmayan ağır psikolojik sorunları yakıştırma ve ya şöyle olursa, ya bu olursa deyip içinde daha fazla negatif düşünce yaratma lütfen...
Elbette herkes hayal kurar. Eğer hayaller konusunda abartıya kaçtığını düşünmekte isen, işte tam da o anda sana yine en iyi yardımcı olacak kişi sensin. Kendini akıl almaz derecede uçuk bir hayalin ortasında bulduğun an kendine, asıl gerçekliğin içinde bulunduğun anda olduğunu hatırlat. Ve "şimdi" yani "an" içerisinde kalmaya gayret göster.
Muhtemelen bu hayaller daha çok, içinde bulunduğun anda kendini mutlu hissetmediğin zamanda yoğunlaşıyordur. O zaman, içinde bulunduğun anı senin için mutlu kılacak bir şeylere başvur. Mesela dikkatini verebileceğin hobiler edin kendine. Örneğin örgü örmek, takı tasarımı, elinden gelirse resim çizmek ya da bir müzik aletini çalmayı öğrenmek gibi. Bunlar tabii benim şu an aklıma gelenler. Sana neyin iyi geleceğini, neye ilgin olduğunu sen bilirsin ve bu fikirleri kendi ilgi alanların doğrultusunda geliştirebilirsin. Böylelikle hem bir şeyler üretmenin keyfini yaşarsın, hem de dalıp gitmek için fazla zamanın kalmaz. Yani söylemek istediğim dikkatini içinde bulunduğumuz "şimdi" içerisinde uyanık tutmaya çalışmanın sana fazlasıyla faydası olacaktır.
Eğer diziler, filmler, müzikler sende hayal kurma durumunu tetikliyorsa, bir süre bunlardan uzak durabilirsin. Bunların yerine daha gerçek konularda yapılan programları, belgeselleri izleyebilirsin mesela. Müzik konusunda da sözsüz, mümkünse klasik müzik dinlemenin sana faydasını olabileceği kanaatindeyim. Klasik müziğin frekansı yüksektir. Ve dinleyen insanların kendilerini daha iyi hissetmelerine yardımcı olur genellikle. Hatta zihnini bir süre her türlü düşünceden uzak tutarak meditasyon yapmak, ya da yogaya başlamak gibi aktiviteler sana muhakkak yardımcı olacaktır. Böylelikle kendini hayallere teslim etmeyip, anda kalmayı ve anın içinde mutlu olmayı başarabildiğini göreceksin...
Sevgili dertli dostum, zihnini meşgul eden tüm kötü düşünce ve duygulardan kurtulman, ışıkta ve sevgiyle kalman dileklerimle. Hoşçakal...