Kitap Projesi 6. Bölüm 2. Parça
Nisan 10, 2020
Ofisin giriş kapısının önündeki koridorda profesörle karşılaşan Umay
şaşkınlığını gizleyememişti. Bunu fark
eden profesör onun bir şey söylemesine fırsat vermeden gülümseyerek konuşmaya başladı.
- O
kadar şaşırma canım, arada bir taş devri insanı görünümünden sıyrılıp normal
insanlara benzeyebiliyorum.
Umay, içinden bu benzetmenin ne kadar da doğru olduğunu düşündü bir an. Yine de
Umay, içinden bu benzetmenin ne kadar da doğru olduğunu düşündü bir an. Yine de
- Yok Hocam estafurullah
diyerek, klasik bir cevap vermekle yetindi.
Profesör Umay'ın içinden geçenleri biliyordu oysa...
diyerek, klasik bir cevap vermekle yetindi.
Profesör Umay'ın içinden geçenleri biliyordu oysa...
- Sen şimdi nezaketinden ötürü böyle
diyorsun ama bu ara bu saç sakal işini abarttım farkındayım. Ancak fazla
heveslenme en fazla birkaç gün sürer. Sakallarım biraz uzamaya başladığında
yine eski dağınık halime bürünmem uzun sürmez. Bu halimin keyfini sür bence
dedi.
Umay konuyu değiştirmeye niyetliydi.
- Hocam ben bu keyifli halinizi belgelerle
ilgili olumlu bir gelişme elde ettiğinize yormuştum diye cevap verdi.
Profesör
neşeli bir kahkaha attı ve
-Nerdee!
Ömrümü yedi deli aşçı! Ama bir gün bulacağım. İnanıyorum buna.
-
Ben de öyle umut ediyorum. Hem öyle demeyin ben birçok şey öğrendim bizim
mahlaslı aşçıdan
-
Ne demezsin! Matbah-ı hümayun’un piri üstadı olduk. Acaba bu işleri bırakıp bir dükkan mı açsak
diyorum yahu!. Popüler kültürde şu sıralar Osmanlı eğilimi var
malum. İnsanlar tarih dizilerinden tarihi öğreniyorlar, bizim mekandan da
Osmanlı yemeklerini öğrenirler.
-Ooo süper olur. Yalnız yemekleri biz ikimiz yapacaksak,
mekanı şöyle hastaneye yakın bir yerde açalım derim.
- Hah çok iyi fikir. Bizden giden hastalara
indirim de yapsın hastane oldu olacak.
Umay
ve Hikmet aynı anda kahkahakarla gülmeye başladılar bu dahiyane fikre. Profesör
çok neşeliydi o gün. Bu sabahki sohbet daha keyifli olacak gibi görünüyordu. Profesör Umay’a dönerek konuşmasını
sürdürdü.
- Umay,
şaka bir yana bu ofise ilk geldiğin gün senin kendini bu araştırmaya böylesine
adayacağını tahmin etmiştim. İşini ne kadar severek yaptığın gözlerinden
okunuyordu çünkü. Ama buna karşın bu araştırma nereye varacak gerçekten bilmiyorum.
-Ben de... Ama yine de ilgimi çekiyor bu
metinler ve heyecanlıyım.
- Heyecan kısmı bende de var yahu! Her gece
sabahlara kadar ve bazen de bildiğin üzere gündüzleri seninle birlikte tercüme
ettiğin metinler üzerinden giderek akla gelebilecek her türlü denemeyi
yapıyorum. Bazen azıcık umutlanır gibi oluyorum. Henüz bir şey elde edemedim.
Ama kapıdan içeriye girerken senin umut ettiğin gibi bir şey bulmuş olsaydım,
emin ol gece falan dinlemez seni arayarak uykundan uyandırır ve bu müjdeyi
verirdim.
Umay o esnada mutfağa çoktan geçmiş,
hazırlıklara başlamıştı. Elindeki kurabiye kutusunu mutfak tezgâhına bırakmış,
servis tabaklarını hazırlıyordu. Arkasına dönerek profesöre
-O
heyecanlı aramanızı emin olun sabırsızlıkla bekliyor olacağım
diye cevap verdi. Ve sözlerine heyecanla
ekledi,
- Bugün
size bahsettiğim o çok sevdiğim kurabiyelerden getirdim. Her ne kadar çok zor beğeniyor
olsanız da bunları seveceğinizden eminim.
Diyerek hazırlanan kahveyi ve tabakları sedef
kakmalı sehpanın üzerine götürdü. Profesör de neşeyle kendisini takip ederek,
her zamanki koltuğuna oturdu.
-Kurabiyelerin fena görünmüyor lezzetinde de
bahsettiğin kadar iddialı mı göreceğiz bakalım.
Umay
profesöre,
-Bugün
bana ne anlatacaksınız çok merak ediyorum. Tüm anlattıklarınız sayesinde sanki sizinle birlikte bütün dünyayı
dolaşmış veya üniversitelerde birçok tarihi araştırmada bulunmuş gibi
hissediyorum.
Hikmet, sehpadaki kurabiyelerden birini alıp, ağzına götürmek üzereydi.
-Ama hep ben anlatıyorum. Bugün de sen anlat
istersen. Hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyorum. Sadece Kurtuluş’ta tek
başına oturduğunu ve kedilerle iyi anlaştığını ve tam bir iş kolik olduğunu
biliyorum. Bir ailen vardır herhalde değil mi? Görüşüyor musun onlarla?
Umay da aslında bu soruların kendisine
sorulmasından korkuyordu bunca zamandır. Kendisinden bahsetmeyi çok sevmezdi ki
o. Profesör gibi anlattığı zaman dinleyeni neşelendirecek pek fazla anısı yoktu
ki... Hele ki ailesinden falan sorular sorulunca, bundan pek hoşlanmazdı. Aile
işte, atsan atılmaz, satsan satılmaz. Umay’ın da mükemmel aile ilişkileri ve
bağları üzerine bir yaşamının olduğu söylenemezdi. Şimdi mecburen profesörün
sorularına cevap verme vakti gelmişti işte...
Dertli dostum’u şu hesaplardan takip edebilirsiniz: Facebook - Twitter - Instagram
11 yorum
Gülhan hanım ne zaman kitap basım aşamasına gelecek
YanıtlaSilŞu anda böyle bir çabam yok sanırım Yusuf Bey. Yayınevleri yüzde 5 yüzde yedi gibi komik telifler veriyorlar yazarlara. Bu nedenle şimdilik düşünmüyorum. Buradan sizlerle paylaşmak yeterli geliyor bana.
Silbu hikayenin şimdiye dek en sevdiğim bölümü bu oldu :) çünkü, espriliydi, iyi güldüm, onları hayal ettim, daha da güldüm, ha haa zeki espriler vardıııı :)
YanıtlaSilBeğenmene sevindim Deep'çim. Bu bölüm karakterleri tanımak için var zaten. Espriler ve sohbetle onları yakından tanıyoruz. Daha doğrusu ağırlıklı olarak Umay'ı...
SilEspriler şakalar havada uçuşuyor ve sonra kurabiye eşliğinde kahve içmeler... Evet bu ortam insana her şeyi anlattırır. Umay anlatsın ki sonra sıra profesöre gelsin.
YanıtlaSilBir sonraki bölümde Umay anlatmaya başlayacak. Ve onu daha yakından tanıyacağız. Yorumunuz için teşekkürler.
SilDüğümün çözüldüğü günü biz de sabırsızlıkla bekliyoruz.
YanıtlaSilOnca zamandan sonra samimi bir sohbetle, gerçek anlamda bir tanışmanın olması da gerekiyordu galiba. Hadi bakalım Umay hanım, biraz tanıtın kendinizi Profesör'e. Hoş profesörü de pek tanımıyoruz; onun da kutuda sakladıkları var sanki! Gelecek bölümlerde tüm sırlar ortaya dökülecektir ;)
Kaleminize kuvvet, yüreğinize sağlık Gülhan hanım :)
Deniz Hanım, evet karakterlerin ikisinin de kutuda sakladıkları çok şey var. Yavaş yavaş bunlar açığa çıkacak. Yorumunuz için teşekkür ederim Sevgiler...
SilO gizemli düğüm heyecanımızı katlıyor desem az kalır. Prof'un Umay'ı yakından tanıma gayreti, Umay'ın zaten belirsizliklerle dolu hayat sayfalarının açılmasına sebep olursa şaşırmam. Aslında birbirini tamamlayan iki olağanüstü meraklı ve sıradışı insan nasıl güzel işleniyor hikayede.Kim bilir gizem belki de yerinde çözülecek. Belki uzun bir yolculuk..Kim bilir??
YanıtlaSilTaner Bey, sizin detaylı değerlendirmeleriniz bana bu hikayede yardımcı oluyor gerçekten de. Evet şimdilik ikisinin de belirsizlikleri fazla. Hikaye ilerledikçe bunları öğreneceğiz yavaş yavaş Çok teşekkürler yorumunuz için...
SilBu bölüm daha çok sohbet bölümü olmuş gibi..Bol bol dedikodu,eğlenceler,şakalar var..Prof ne yamanmış!😊
YanıtlaSil