Asonun Gözünden Vol 7
Kasım 29, 2019
Helllooo Arkidişliiirrr
Uzun süredir yoktuk ortalıkta. Gülocum size açıklama yazısı hazırladı ama birde bende anlatayım dedim. (benim neyim eksik ondan ayol 😁)
Hatta anlatırken olayları fotilerle destekleyim dedim yani bazı fotiler pek sanatsal bir çalışmanın ürünü değil 😂 Gerçi doğa anamız ve insanoğlunun berabere bir çalışmasını görmüş olacağız.
Ay ben ne zırvalıyorum öyle bence hemen girişeyim konuya. 😄
Şimdik efenim taaa ağustos ayında, 26 eylül saat 13:58'e göz muayenesi için randevu almıştım.
Hastaneye vardık sessiz sedasız sıramı bekliyordum beklerken de 2 kadının çoluk çocuğunu hastane koridorlarına salıp hasta var mı yok mu umursamadan deliler gibi gürültü yapmalarına kayıtsız kalmalarına söylenip duruyordum. Yanlış anlaşılmasın çocukları çok severim ve tabi ki de koşacak oynayacak enerji atacaklar AMA bunun yeri hastane olduğunu düşünmüyorum ve annelerin bu konuda çocuklarını eğitmeleri çevreye daha duyarlı olmalarını öğretmeleri gerektiğini düşünüyorum.
Neyseeeeee, işte tam benim sıram gelecekti ve bu çocuklar deli danalar gibi koridorda koşarken ilk baş güm güm diye onların ayak sesleri sandım ve ilk tepkim "ohaaa" oldu ama meğersem bu sefer çocukların günahını almışım. Tocam beni sakinleştirmeye çalışarak "Aso deprem oluyor! Gel şu kolonun dibine" dedi sakin sakin :) Ben daha deprem kelimesini algılayamadan bi güzel sallandık hep beraber....
Onu ara bunu ara aaa Gülomu ara diye hastaneden çıktık bütün doktor ve hastalarla beraber. Hatlar düştüğü için tabiside kimseye ulaşamadık ama 'keskin zekam' :)) sayesinde hemen net üzerinden herkesi aramaya başladık zor da olsa bir şekilde iletişim kurabildik. Herkes ve doğa anamız biraz sakinleşince hastaneye girdik göz muayenemi oldum sonra çıktık eve doğru yola. İstanbul trafiği çok fena deriz ama o gün Sarıyer'den Avcılara dönmemiz 4.5 saatimizi aldı!!!
Aaa unutmadan şunu da ekleyeyim. Ablamı aradım ablam binanın diğer binadan ayrılıp geri birleştiğini söyledi. Ben binanın durumunu tabi ki görene kadar algılayamadım.
4.5 saatlik İstanbul içi yolculuktan sonra eve vardığımızda Piçomu kontrol etmekten binayı umursamadım.... Eve girince başladık dolanmaya her yeri kontrol ediyorum ve evet evin içerisinde hasar var ama o korkuyla foti çekmedim.
Binanın dışına çıkınca o korku halinde çektiğim fotileri size sunayım önce...
Panik ve korku halinde pek estetik fotiler çekemedim haliyle :)
Hemen geri eve girip üç beş eşya toplayıp atladık arabaya ver elini Antalya dedik. Bu şekilde bu binada kalmamız mümkün değildi...
İlk başlarda İstanbul'dan çıkalım yeter diye yol aldık ama aklımız paso geride kalanlardaydı hatta yola çıkmadan Gülocuma da dedik gel bizimle diye gelmedi hanımefendi! Daha doğrusu gelemedi...
Antalya'ya vardıktan sonra rahat bir nefes aldık bu sefer bu yolculuk bize ikinci tatil gibi gelmeye başladı nede olsa yaz hala devam ediyordu burada.
Demre, Muratpaşa, Manavgat, Alanya arasında gezinip durduk o gezinmelerden size bir kaç kare sunayım...
Neyse 1-2 kişiyle anlaşır gibi olduk onlar da aklınca yan çizdi daha da uyuz olduk bir de üstüne iyice moralimiz alt üst olmaya başladı... Suratlar asık moral yerlerde yani o sıralar yanımda biri nefes alsa gırtlaklayasım geliyor :)))
Bu da çarşının yanında ki parktan inen merdivenleri takip ettikten sonra karşılaştığım manzara...
Dertli dostum’u şu hesaplardan takip edebilirsiniz: Facebook - Twitter - Instagram
17 yorum
Öncelikle çook geçmiş olsun. Toparlanmanıza sevindim. Yeni bir yer, yeni yaşam, yeni insanlar.. Alışmak zaman alır belki ama umuyorum sizler için çok daha huzurlu keyifli bir "sonrasının" dönüm noktası olacaktır bu değişiklik. Sizin de sevgili Gülhan'ın da yazılarınızı özlüyorum. Ne de olsa yüzümde kocaman tebessümler oluşturan nadir bloggerlardansınız :)) Hep var olun, emi :) Her şey gönlünüzce olsun.
YanıtlaSilGüzel dileklerin için çok teşekkür ederiz denizcim :)
SilEvet alışmak biraz zaman alacak ama tamamen yabancı olmadığım ve az da olsa burada da arkadaşlarım ve akrabalarım olduğu için adapte olmam çok uzun süreceğini sanmıyorum, umarım yanılmam :)
Gülocum hala ufak tefek rahatsızlıkları devam ettiği için pek sık giremiyor ama geri döndük diyebiliriz :)))
Geçmiş olsun
YanıtlaSilDert anamız çok uzun süre haber almayınca ÖZLÜYORUZ
Lütfen ÖZLETMEYİN.
Değişik mekanda ferahlık vardır derler.Her şey gönlünüzce olsun..Sağlık mutluluklar dilerim.
Çok teşekkür ederiz :) hep beraber daha sağlıklı mutlu yıllara yolculuk etmemizi diliyorum bende :)
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilGeçmiş olsun, yazılarınızı özledik, yeni evinizde güzel günleriniz geçsin:)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim :) Bizde sizleri ve bloğumuzu özledik açıkçası umarım eski halimize tez vakit döneriz :)
Silvalla fotolarla birlikte çok heyecanla okudum. geçmiş olsun öncelikle ve yeni eviniz de hayırlı olsun iyice yerleşin alışın ne güzel antalya, o merdivenler deyince herhalde konyaaltı civarı olmalı gibi yani. yazın sıcağına da alışırsınız herhelde çünkü çok sıcak oluyo yaaa. geçenlerde ne biçim sel oldu yaa antalyada itfaiye bütün gece çalışmış. piçonun maceralarını da anlatırsın artııık :)
YanıtlaSilOyy oyy deepçiiim gelmiş :) Saol cnm benim.
SilO merdivenler aslında selekler çarşısının arkalarında bir yerde. Geçenleri konyaaltına doğru bi keşif yapalım dedik bi tane daha kocamaaan park keşfettim orada da foti çekmiştim artık bir daha ki Asonun gözünden'e paylaşırım. Sıcağa aslında baya alışığım çöl sıcaklarında büyüdüm o yüzden pek sıkıntı yaşayacağımı düşünmüyorum ama yine de bilemem sonuçta istanbulda da uzun süre kaldım... bakalım hayırlısı :)
Sel oldu dediler hatta akrabalarım beni arayıp 'oy kuzum istanbuldan depremden kaçtın şimdi antalyada depreme yakalandın' dedi de ne sel ne deprem hiç birini ne gördüm ne hissettim... şanslıyım sanırım. Oooo piçonun maceraları efsane olacak onları da bonus olarak parça parça anlatırım artık :)
Yazıyı keyifle sonuna kadar okudum. Antalya'ya yerleşme Fikri iyi olmuş bence; yeni kararlarımızın size mutluluklar getirmesini dilerim.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim güzel yorumunuz ve dilekleriniz için :)
SilAntalya'daki resimlere bakması daha iyiydi diğerleri hiç iç açıcı değil, uzaklaşarak en iyisini yapmışsınız tabi ki.
YanıtlaSilAhh ahh Erhan bey bir de bana sorun o iç karartıcı fotileri... eşyaları toplamaya gittiğimiz de mecbur 1-2 gece o evde kaldık ama saat başı uykudan uyanıp sallanıyor muyuz diye kontrol edip durdum... Antalya da iyi geldi evet o korkudan sonra :)
SilÇok geçmiş olsun. Zor şeyler atlatmışsın. Ama zor şeylerin ardından daima güzellikler gelir. Gönlünüze göre bir ev bulmanıza da çok sevindim. Güle güle oturun 😊
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.
SilNedense aklıma şu cümle geldi "önce eylül gelir sonra hazan" :) hazanı da gördük :)
Baya bildiğin dolu dizgin bir yaz geçirmişsin :) Çok geçmiş olsun bu arada :)
YanıtlaSilÇok geçmiş olsun hem göz hem de depremde yaşadıklarınız için..Araba satım meselesi de anlattığınız gibidir,birileri sizin zor durumda olduğunuzu görmeyedursun,hemen üzerinizde ne var ne yok neredeyse hepsini bedavaya almaya çalışırlar..İnsanların zor durumlarını nasıl da suistimal ediyorlar..🤔 Neyse budan sonra Antalyadasınız o zaman..Güzel güle oturun efenim..😊
YanıtlaSil